Koronavirüs üzerine -3

Türkiye’deki durum

“2019 yılı Aralık ayında Çin’in Vuhan…” diye başlayan Koronavirüs haber ve değerlendirmelerinden gına geldi. O nedenle bu statik açıklamaya gerek görmeden direkt konuya girmek istiyorum.

Virüs ülkemize Avrupa’daki birçok ülkeye göre biraz daha geç geldi. Salgına karşı ve hastalığın teşhis ve tedavisi için Sağlık Bakanlığı bünyesinde bir Bilim Kurulu kuruldu. Salgının Türkiye’deki etkisi ve sürecini bu şekilde takip ediyoruz. Açıklanan rakamlar ile gerçek rakamlar arasında bir farklılık olup olmadığını kesin olarak bilmememize karşın, bazı ölüm sebeplerinin Koronavirüs olmasına rağmen kayıtlara böyle geçmediği yolunda birçok spekülasyon var. Dünya Sağlık Örgütü’nün belirlediği ölüm nedeni kodlarına Türkiye’nin uymadığı gibi haberler çıktı. Bazı ölümlerde bulgular Koronavirüs’ü işaret ederken, testin negatif çıkmasından dolayı (kaldı ki, testlerin her zaman doğru çıkmayabileceği konusu Sağlık Bakanı tarafından dillendirilmişti), ölüm nedeninin salgın olarak işaretlenmediği iddiaları var. Bu durum açıklanan rakamların sağlıklı olmayabileceği şüphesini arttırıyor. Okumaya devam et Koronavirüs üzerine -3

Koronavirüs günleri – 2 /  Rüyada hasbıhal

Haftalardır Koronavirüs’le kalkıp, Koronavirüs’le yatıyoruz. Onun ne kadar öldürücü, zalim ve bulaşıcı olduğuyla ilgili konuşuyoruz, yazıp, çiziyoruz. Tüm dünya insanları Koronavirüs’e odaklanmış durumdayız. Durum bu olunca hayallerimizi, planlarımızı Koronavirüs gerçeğine göre yapmaya başladık. Bunlardan etkilenmiş olmalıyım ki, dün gece rüyama Koronavirüs girdi. Onu rüyamda gördüm, tanıştık ve hatta sohbet ettik. Rüya bu, ne kadarı gerçek, ne kadarı gerçek dışı bilemem, ama aklımda kaldığı kadarıyla şunları konuşabildik: Okumaya devam et Koronavirüs günleri – 2 /  Rüyada hasbıhal

“Ben Koronavirüs…”

Koronavirüs’ün Çin’den başlayıp, adım adım dünyaya yayılması üzerine ben de bir şeyler yazmak istiyordum, ama hangi açıdan yazacağım konusunda kararsızdım. Günlerdir bunu düşünürken, bu gece sabaha karşı uzun bir mesaj aldım. Mektup, Koronavirüs’ün bizzat kendisinden geliyordu. Benim “ne yazacağım” üzerine kafa yormama gerek kalmadan, sözü Koronavirüs’e bırakıyorum:

“Ben Koronavirüs. Aslında benim gerçek adım bu değil. Bu adı siz insanlar bana koydunuz. Benim gerçek adım Şah’tır. Virüsler arasında bana öyle derler. Sanırım virüslerin şahı olmamdan dolayı bana bu adı koymuşlar. Ama fark etmez, siz istediğinizi söyleyebilirsiniz. Okumaya devam et “Ben Koronavirüs…”