Yine hazır yaz mevsimindeyken, hazır sebze bolluğundayken cacık sorunsalına girmeyi kendime borç bildim. Çünkü yıl olmuş 2017 Ağustos’u hala cacığı sulandırılmış yoğurda hıyar doğramak bilenler var. Ve sadece adı cacık diye, küçümseyip baştan savma yapanlar var. Cacığın önemsizliği bilinç altlarına o kadar yerleşmiş ki, acaba başka nasıl yaparım diye, “google amca”ya sorma gereği bile duyulmuyor. Oysa orada da gayet farklı ve güzel tarifler var. Bu gidişe “dur” demenin zamanı geldi. Bu tarifi yazarken, basit bir tarif yapıyormuş gibi kendimi küçümsemeyeceğim, tevazu göstermeyeceğim.
Cacığınızı yaparken, tuz miktarına karışmam, sarımsağı rendeler misiniz, havanda mı döverseniz, bıçakla tahtada ezer misiniz, yoksa marifetli ellerinizle lime lime doğrar mısınız? Buna da karışmam. Amaaa, hıyarları nasıl doğrayacağınıza, yoğurdun kıvamına, diğer uyumlu tatlandırıcıların neler olabileceğine ve sunumuna karışırım. Yaz tazeliğindeki hıyarlardan aynı cacığı kış boyunca da nasıl yiyebileceğiniz tavsiyemi yaparım ve gerisini yine size bırakırım.
Yoğurda su katılmaması gerektiğini özellikle belirtirim. Hıyarların rendelenmesini şiddetle tavsiye ederim. Ki, hı
yarların suyu yoğurda karışabilsin, çatalla yenecek cacığın her lokmada damaklar tada doyabilsin. Yine aynı şekilde hıyarlar yeşil ve taze olduğu sürece soyulmaması da önemlidir. Ayrı bir kapta, yeteri kadar ev yapımı veya kaymaksız hazır yoğurt (süzme yoğurdu özellikle tavsiye etmiyorum) içine sarımsağını, tuzunu ve bol miktarda kuru naneyle pekiştirip, rendelenmiş hıyarlarla karıştırılmalıdır. Bu aşamada bir miktar limon sıkmak cacığı daha ferahlatıcı ve çekici yapacağına şüpheniz olmasın. Hatta limon bu tarifi diğer cacıklardan farklı yapan en önemli ayrıntılardan biridir diyebilirim.
Alışılagelmişin dışında cacığı kaseler yerine kayık tabakta sunmak bu cacığın olmazsa olmazıdır. Çünkü bu çorba değil çatalla yenebilecek bir mezedir. Bu karışım kayık tabağı yaydıktan sonra, renklenrdirmek için biraz pul biber atabilirsiniz. 
Bu cacık minik bir acıyı kaldırabilir. Ama yine de biberin acılığı, tatlılığı size kalmış. Son olarak tabağın üzerinde inceden bir zeytinyağı gezdirilmelidir. Bunların tamamı cacığı, cacık yapan temel malzemelerdir. Biraz daha görsellik istiyorsanız, bir tutam taze naneyi tabağın tam ortasına hafifçe gömüp, yapraklarını serpiştirebilirsiniz Taze nane yerine mevsimine göre dere otu da cacık için uygundur. İşte cacık budur. Ve bu cacık sadece yemeklerin yanında ikram edilen iştah açıcı değil, içki sofralarının da mezesidir. Haydari, yoğurtlu közlenmiş patlıcan gibi diğer mezelerden fazlası var, eksiği yoktur.
Şimdi sıra aynı lezzetteki bu cacık kışın nasıl yenilir sorunsalında. Öyle ya kış hıyarlarının tadı tuzu yok. Seralarda yetiştiği için ne kadar sağlıklı olduğu da tartışılır. O zaman şöyle yapıyoruz. yazın en beğendiğiniz salatalık çeşidinden üç beş kilo alın. Derin bir kapta sanki biraz sonra yukarıdaki tarife göre cacık yapacakmışsınız gibi rendeleyin. Sonra ise buzdolabı poşetlerini değişik miktarlarda koyun. Çünkü bazen az kişiye bazen çok kişiye yapılması gerekiyor. O zaman az ve çok paketlerin bir anlamı oluyor. Rendelerken oluşan hıyar sularını da poşetlere eşit şekilde dağıtın. Aman ziyan etmeyin; lezzet, koku ve vitamin bu sularda geziyor. Poşetleri bağlayıp, olabildiğince bastırarak derin dondurucunuza gününü beklemesi için istif edin. O gün geldiğinde yaptığınız bu basit hareketin ne kadar değerli olduğunu anlayacaksınız efendim.
Unutmayın. İyi bir cacık, yanındaki kötü bir yemeği bile yedirir. Kötü bir cacık ise, iyi bir yemeği bile lezzetsiz bırakır. Yani “aman yaa altı üstü cacık” deyip geçmeyin.
Ağustos 2017