“Vay efendim ben bamya sevmem”, “vay efendim ben pırasa sevmem”, “vay efendim ben kereviz sevmem” diyenlere sözüm. Ben de derdim bir zamanlar; sonra anladım ki, beğenilmeyecek sebze yoktur, sadece doğru yapılmayan yemekler vardır. Doğru yapanlara denk geldiğim için artık seviyorum bu yemekleri.
İyi pırasa nasıl yapılır, iyi kereviz nasıl yapılır bu tarifimizin konusu değil. Konumuz, “ben kesinlikle bamya sevmem” diyenlere, bamya nasıl sevdirilir. Hatta “ben artık bamyayı çok seviyorum” nasıl söyletilir?
Gelelim tarifimize: Yapacağımız bamya için en uygun çeşidi sultani bamya da denilen uzun olanlardır. Hani böyle hamsi endamında olan bamya. İstediğiniz kadar bamyanın, önce sapları içi açılmayacak konik şekilde bıçak ucuyla kesilecek. Eğer derin kesilirse, bamyanın içindeki sıvı dışarı çıkar ve hem yemeğin kıvamını bozar, hem de bamyanın vitamini azalır. Çünkü o bamyalar kaynar suda beş-on dakika kadar sertliği gidecek ama parçalanmayacak kadar kaynaması gerekecek. Kaynamış bamyalar bir süzgece alınarak süzülecek ve soğumaya bırakılacak.
Bir tarafta bamyalar dinlenirken, bir kaba bamyanın miktarına göre yumurta kırıp çırpın. Mesela yarım kilo bamyaya iki yumurta yetecektir. Yetmezse, kabın kenarında köşesinde kalmış yumurtaları temizleyerek zorlayın, artarsa biraz sonra işe yarayacak bir an mutlaka gelecektir. Sonra temiz bir gazete veya havlu kağıdın üzerine, galete unu ya da mısır ununu bir miktar dökün. Yayvan bir tavada ay çiçek yağını kızartma yapma kıvamına kadar ısıtın. Dinlenmiş ve suyu süzülmüş bamyaları tek tek alarak, önce çırpılmış yumurtaya bandırıp, sonra unlayıp iyice kızartın. Artan yumurta varsa son bamyayı tavaya koyduktan sonra, tavadaki bamyaların üzerine gezdirebilirsiniz. Görüntüsü bildiğiniz tavada hamsi gibi olacak. Kızarmış bamyaları yağını emmesi için, bir süre havlu kağıt üzerinde tutun.
Kızarmış bamyalar kağıt üzerine beklerken, rendelenmiş domates içine biraz tuz, biraz sarımsak, isterseniz biraz pul biber ve çok az yağda sos heline gelinceye kadar pişirin. İkinci sos olarak da, yoğurt içine yine sarımsak ve tuz ilave ederek hazırlayın.
Yağı çekilmiş bamyaları kayık tabağa özenle dizin. Üzerine önce yoğurt sosunu, sonra domates sosunu gezdirin ve bu şekilde servis edin. Hala “ben bamya sevmem” diyen varsa, kızartma tavasını kafasına geçirin. Ya da çok mu sevdiniz; pazarda en bol ve ucuz olduğu dönemde bir kaç kilo alın, haşlanma aşamasından sonra buzdolabı poşetlerine porsiyon olarak paketleyip, derin dondurucuya atın. En olmadık zamanda, mevsimi tadında ama mevsim dışında misafirinize sunabileceğiniz güzel bir yemeği kenarda bekletin. Rendelenmiş domates yerine de mutlaka yazdan konserve ettiğiniz domates suyunu kullanın.
Tabii ki, yapılış esnasındaki bazı incelikleri yazmamış veya bilmiyor olabilirim. Bunları yorum olarak bana tane tane anlatmaktan çekinmeyin efendim. Ve son olarak, yapılışını biraz değiştirsem de, bu tarifi öğrendiğim arkadaşım Birol Aktaş‘a çok teşekkürler. Siz de öyle yapın. Bu tarifi aynen yapmak yerine, kendinizden bir şeyler katın. Katacak malzeme bulamıyorsanız, ruhunuzdan katın efendim.
Reçete de anlatım da 10 numara 5 yıldız :))